9 Ocak 2008 Çarşamba

ÜLKEMİZDE CİNSEL EĞİTİM KONUSUNDA ANNE VE BABANIN TUTUMU

ÜLKEMİZDE CİNSEL EĞİTİM KONUSUNDA ANNE VE BABANIN TUTUMU

Anne ve babanın gerek çocukların cinsel kimliklerinin oluşumunda, gerekse cinsel eğitimlerinde rolleri büyüktür. Konuyu ülkemiz düzeyinde ele alacak olursak, takınılan tavırların genellikle uç noktalarda ve hatalı olduğu görülür. Ülkemizde eskiden beri cinsel konulara tabu gözüyle bakılmış ve bu tür konuların anne babayla konuşulması gereken ve göreneklerimizce yasaklanmıştır.

Kırsal kesimde yetişen bir erkek hocamız, yaşam öyküsünü anlatırken, ergenlik yaşlarında bir gün rüyasında doyuma ulaştıktan sonra, annesinden utandığı için evde yıkanmayıp buz gibi nehirde yıkandığını ve sınıfa girinceye kadar ıslak elbiselerinin donduğunu, sonra da derste buharlaşarak tüm camları buğulandırdığını dile getirmiştir. Gelenek ve göreneklerimiz nedeniyle cinsel konularda görülen bu yasaklar ve koşullandırmalar gençlerimizi karşı cinsel konuşmaktan bile alı koyarken, zaman zaman kız kaçırma, ırza geçme, eşcinsellik ya da hayvanlarla cinsel ilişki kurma gibi sapıklığa ve suça itebilmektedir.

Aile ve toplumun cinsel eğitim konusunda cinsel içerikli sorulara yanıt vermeme ya da yanlış yanıt verme şeklindeki böylesine katı ve uç noktadaki tutumu, günümüzde televizyon aygıtı sayesinde bir başka uç noktadaki tutumla tam bir çelişki içindedir. Bir örnek vakamızda 5 yaşındaki kız çocuğu 8 yaşındaki ablasına televizyondaki yatak sahnesini göstererek: ( Abla bak, biraz sonra bunlar çocuk yapacaklar,) diyebilmektedir.

Evlerine denetimsiz video kasetler alan anne babalar, çocuklarını sapık cinsel ilişkiler içeren porno filmleri izlemelerine fırsat hazırlamakla, onların ruh sağlıklarını ve gelecekteki evlilik yaşamlarını olumsuz açıdan etkilemektedirler. Yine hanım hocalarımızdan birinin anlattığına göre, torunun yaş günü için video kulüplerinden birine gidip (Miki) kaseti istemiş. Torununun, arkadaşlarıyla birlikte seyretmesi için kaseti videoya taktıktan sonra kendisi, çocuklara pasta ve kurabiyelerini hazırlamak üzere mutfağa girmiş. Az sonra içerideki,kendi deyişiyle,(ölüm sessizliği) dikkatini çektiğinde, gelip bakmış. Ekranda bir gurup seksi sergilenirken, küçükler gözleri fal taşı gibi açılmış izlemekteymişler. Hocamızın (Miki) adının porno film için kullanıldığından haberi yokmuş.

Cinsel eğitim konusunda anne ve babaların yanış tutumları arasında, çocuklarını olmasını istedikleri cinsiyet doğrultusunda, erkek çocuğuna kız adı koyan, ona ruj sürüp jüpon giydirerek dans ettiren, 17 yaşına kadar onu dizleri arasında yıkayan,( uzun saçsana daha çok yakışıyor) diyerek saçlarını kestirmeyen,( erkek arkadaşlarınla top oynayıp terleyeceğine, kız arkadaşlarınla ip atla) diyen anne örneklerine rastlanmıştır. Yanlış model kadar modelsizlik de cinsel eğitimde olumsuz etkide bulunmaktadır.

Sinop Cezaevi'nde tanıştığımız bir yetişkin yükümlü, iki ablasının kendisini kız gibi büyüttüklerini, anne ve babası olmadığı gibi, ailesinde erkek modelinin de bulunmadığını ,bir gün alt katta oturan evli bir hanımı ablasının hastalandığını bahane ederek evine çağırdığını ve cinsel ilişki teklif ettiğini, ilişki sırasında başarısız olunca da kadını bıçakla öldürdüğünü anlatmıştır.

Ayrıca,Sinop Islahevi'nde de (cinsel saplantının) görülmesi dikkati çeker. Yine 1972-1977 yıllarında 214 hükümlü genç üzerinde yaptığımız araştırma bulgularına göre, suçlu deneklerden % 44'ü cinsel suçtan,% 38'i şahsa karşı ve % 18'i mala karşı suçtan hüküm giymişlerdi.

Cinsel suçların bu denklik yüksek oluşu,bu suçların temelinde yanlış ve eksik cinsel eğitimle toplumsal değer yargıları ve koşulların yatışı, gençlerimizin gerçeği açısında bizleri endişeye düşürmektedir.

Sonuç olarak,ülkemizde anne ve babaların cinsel eğitim konusunda eksik bilgiyle çocuklarına yanlış bir yaklaşım içinde oldukları göz önüne alınarak, ilkokullardan başlayarak cinsel eğitim derslerinin müfredat programına alınmasının düşünüldüğü şu günlerde,önerimiz, anne babaların ve öğretmenlerin çocukların gelişimi basamaklarına koşut olarak cinsel eğitim yapabilmeleri için öncelikle kendilerinin yeterli ve doğru bilgilerle donatılmalıdır.

Hiç yorum yok: