9 Ocak 2008 Çarşamba

ANNEMİZİN DURUMLARI ANNEMİZİN DAVRANIŞI

ANNEMİZİN DURUMLARI ANNEMİZİN DAVRANIŞI

a) Dinlenmiş ve el işini yapıyor. Çocuğun davranışı normal algılanır.

b) Stresli ,başı ağrıyor. Sinirlenir.Kızar ve bağırır.
Olay aynı olaydır.Fakat annemizin verdiği tepkiler farklıdır.Çocuk annesinin ne zaman iyi ne zaman kötü olduğunu anlamak ve ona göre davranmak zorundadır.Peki ne zaman doğru anı yakalayabilir?...

Diğer bir örnekse.Çocuk eliyle yemek yiyor ve bir kısmını da döküyor.

a) Evde yabancı kimse olmadığı için "Çocuktur,bırak yapsın."Deniliyor ve normal karşılanıyor.

b) Evde misafir olduğun da ise "Aaa! Ne ayıp hiç elle yemek yenilir mi?Bak yere de dökmüşsün .Pis çocuk oldun şimdi.Aslında hiç böyle yapmazdı .Bu gün buna ne oldu bilmem."denilir.

Yukarıda vermeye çalıştığımız örneklerin sayısını çoğaltabiliriz.Davranış aynıdır ama verilen tepki aynı mıdır?Çocuk olsanız siz ne düşünürdünüz ?
Anne baba arasındaki tutarsız olan eğitim görüşleri de önemlidir.Annenin ak dediğine baba kara diyor mu?Anneden evet cevabı gelirken baba kesinlikle olmaz diyor mu? Çocuğun yaptığı bir davranış anne tarafından hoş görülü- yor,baba tarafından cezalandırılıyorsa ,çocuk"Bu hareketi annemin yanında rahatlıkla yapabilirim .Ama babamın yanında yapmamalıyım." demektedir.Bu da çocuğu "Her türlü davranışı yapabilirsin yeter ki yerini ve zamanını bil." Anlayışına götürebilir.

Anne babanın çocuğun yanında ve onun hakkında birbirlerini eleştirmeleri,birinin olumlu yaklaşımına diğerinin olumsuz tutumu veya anne ya da babadan herhangi birisinin devamlı çocuğun tarafını tutuyor olması ,çocuğu koruyup kollaması ve karşı tarafı düşman kuvvet ilan etmesi,çocuğa yargıç rolü oynatılması da çok sıklıkla rastladığımız eğitim yanlışları içerisinde yer almaktadır.

Unutulmamalıdır ki çocuklar en başta da söylediğimiz gibi çok iyi gözlemcidirler. En iyi gözlemledikleri kişilerse anne baba olarak bizleriz.Bu etkili gözlemleri sonucunda çocuk anneyi ve babayı nasıl kullanabileceği- ni,onlardan nasıl yararlanabileceğini çok çabuk öğrenir.
Anne baba mutlaka aynı eğitim görüşüne sahip olmalıdır.Baba çocuğa bir suç işlemesi sonucunda ceza verdiğinde anne hemen "Annelik şefkat duygu- larını kabartarak" çocuğu kucaklayıp sevmemelidir.Aldığı cezanın niteliği ,hangi davranışın sonunda aldığı,çocuğa mutlaka açıklanmalıdır ki çocuk bir daha aynı davranışı tekrarlamasın .

Bir tutarsızlık ve dengesizlik örneği de anne babanın kendi şahıslarında yaşanabilir.Örneğin:
Anne :"Oğlum oyuncaklarını topla."
Çocuk :Uzun süren bir sessizlik ve anne cevap alamıyor.
Anne :Hadi benim tatlı oğlum şu oyuncaklarını toplayıver.Bak birazdan misafirler gelecek Evimiz dağınık olmasın,sonra "Bak ne pis evleri varmış" derler.
Çocuk :Toplamayacağım işte,daha ben oynayacağım.
Anne: Hadi kalk topla diyorum sana!Daha bir çok işim var,senin oyuncaklarınla şimdi uğraşamam.
Çocuk : Top-la-ma-ya-ca-ğım

Anne çok sinirlenir.Bağırmaya başlar.Çocuk yine oyuncaklarını toplama-makta direnince anne kendini tutamaz ve çocuğunu döver.
Böyle bir durumda çocuğa sözünü dinletmek için çaba sarf eden annenin,bir isteğini yaptırmak için önce yumuşak tonda konuştuğu ve derdini anlatmaya çalıştığı ,olumsuz yanıt alınca sesini yükselttiği ,çocuğun isteğini yerine getirmemesi halinde onu cezalandırdığını ,çocuk yüksek sesle ağlamaya başladığında ise çocuktan özür dilemeye başladığı görülmektedir.Annelik duy- guları ağır bastığı için çocuğun ağlamasına dayanamamakta ve hemen yaptıklarından pişman olmaktadır.Böyle bir ailede yetişen çocuk sık sık bu ikilemleri yaşar.Annesi onu seviyor mu? Dövüyor mu ? belli değildir.

Bazen anne babalar çocuğun verdiği tepkilere karşı nasıl davranması gerektiği konusunda kararsız kalabilmektedir.Bazen gülüp geçmekte bazen de "Acaba hatalı mıyız?"şeklinde düşünmektedirler.

Ailede dengesizlik ve tutarsızlık çocuklar arasında ki davranışlarda farklılıklar ortaya çıkarabilmektedir.Hiçbir anne ve baba çocuk ayırımı yaptığını kabul etmez."Beş parmaktan birini kes bakalım hangisi acımayacak."denilirken beş parmağın eşit yaratılmadığının ve hepsinin birbirinden farklı olduğunun acaba farkında değiller midir?.Bütün çocukların eşit düzeyde sevildiklerini söylemelerine rağmen kimi anne babanın bazı çocuklarını daha çok sevdikleri gözlenmektedir.Böyle durumlarda anne babalar sevdikleri çocuklara daha fazla zaman ayırır ve onları kayırırlar.Evdeki diğer kardeşler bu durumu fark ettikleri andan itibaren hem anne babaya hem de kardeşlerine karşı kıskançlık ve kin duyguları beslemeye başlarlar.Anne babanın gözündeki bu kardeşi düşürmeye ve onu kötülemeye çalışırlar.Amaç anne ve babadan biraz daha fazla ilgi ve sevgi koparabilmektir.

Anne ve babaların çocuklar arasındaki tutarsız ve ayırımcı davranışlarından bir başkası ise kız erkek çocuk ayrımıdır.Erkek çocuklar kız çocuklara oranla daha ayrıcalıklıdırlar .Erkek çocuklar el üstünde tutulurken kız çocuklar daha geri planda yer almaktadır.Bazı aileler de ise durum tam tersine olabilmektedir.

Çocuğa verilen eğitim türünde de tutarsızlık görülmektedir.Anne babalar çocuklarına karşı bazen çok hoşgörülü,bazen katı,bazen demokratik bazen de vurdumduymaz davranabilmektedirler.Bu durumda çocuğun kafası oldukça karışmaktadır.Hatta eğitimdeki bu tutarsızlık anne baba arasında da görülmektedir.Bazen sadece anne tutarsız davranırken bazense baba tutarsız davranabilmektedir.Çocukta bu nedenle dengesiz hareketler sergilemektedir.Çocuk müneccim değildir ki anne babasının ruh durumunu önceden tahmin edebilsin ve ona göre davranabilsin.

Büyük çocukların yetiştirilme tarzı ile küçük çocukların yetiştirilme tarzları arasında farklılıklar görülmektedir.İlk çocuğu yetiştirirken daha otoriter,kuralcı ve hatalı olurken,ortanca çocuklara ise biraz daha esnek davranılmakta ,küçük çocuklar da ise daha sevecen ve hoş görülü olunmaktadır..Anne babaların küçük çocukları daha fazla korudukları ve büyük çocuklara ise erken yaşta fazla sorumluluk yüklenildiği de diğer bir gerçektir.

"Çocuklara boyun eğmede" anne babanın yaptığı diğer bir eğitim hatasıdır.Anne baba çocuğun eve hakim ve hükmeden kişisi olduğunu kabul etmiştirler."Aman ağlamasın.Hasta olmasın.Zaten özürlü biz onu üzmeyelim .O tek çocuğumuz onun istediğini yapmayacağız da kimin istediğini yapacağız?..."Gibi düşüncelerden yola çıkan anne babalar bir müddet sonra çocuğu hiçbir şekilde frenleyemez hale gelirler.Çocuk ev içinde ve evin dışındada her zaman ve her yerde kendi dediğinin olmasını ister. Anne babaya dediklerini yaptırmaya çalışır.


DENGESİZ, KARARSIZ VE TUTARSIZ ANNE BABA TUTUMUNUN

ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİ ÜZERİNDE KALICI ETKİLER

Çocuk hangi davranışın nerede ve ne zaman yapılmayacağını kestiremez.Neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemez.Ayrıca çocuk yaptığı davranışın doğru olup olmamasından daha çok "Ne zaman yaparsam cezadan kurtulabilirim." Düşüncesiyle ilgilenir."Her şey yap ama cezadan nasıl kurtulabileceğini bul." Tekniğini geliştirir.

Çocuk kendini kanıtlamak ve dikkatleri üzerine çekmek için sinirli, ürkek yumuşak huylu,ılımlı ,söz dinleyen bir çocuk olmak ya da kendi benliğini ve bağımsızlığını göstermek için kavgacı,asabi,çabuk kırılıp öfkelenen,tepkisel bir kişilik yapısı geliştirebilir.Her şeyden önemlisi dengeli ve sağlıklı bir kişilik yapısı geliştirmek için oldukça fazla çaba harcaması gerekecek- tir.Dengesiz,tutarsız ve kararsız anne baba tutumu çocuğun kişilik gelişimini baltalar.Çünkü çocuk her zaman "Neyi,nerede,ne zaman ve nasıl yapmalıyım.?"sorularıyla o kadar meşgul olur ki o yapmaya kalkana kadar başkaları çoktan eyleme geçmiş olur.Çocuk kendi kişilik gelişimi sağlamak için oldukça uzun zaman ve emek harcar ama asla istenilen sonuca ulaşamaz.

Hiç yorum yok: